Haber-1084.1: Kiracı Tahliyesi Davaları Hangi Durumlarda Açılır?
Konut ya da iş yeri kiralamalarında zaman zaman kiracılarla mülk sahipleri arasında hukuki uyuşmazlıklar yaşanabilmektedir. Bu uyuşmazlıkların en ciddi sonuçlarından biri ise kiracının tahliyesine yönelik açılan davalardır. Kiraya veren kişi, Türk Borçlar Kanunu kapsamında belirli şartlar altında kiracıyı tahliye etmek için yasal yolları kullanabilir.
Peki bu dava hangi şartlarda açılır? Süreç nasıl işler? Haklar ve yükümlülükler nelerdir? Tüm bu soruların cevabını toplumsal farkındalık misyonunu destekleyen bilinçli yaşam çerçevesini aşağıda detaylıca ele alıyoruz.
Kiracı Tahliyesi Davası Nedir?
Kiracı tahliyesi davası, kiraya verenin (ev sahibi ya da iş yeri sahibi), sözleşmenin feshi ve kiracının tahliyesi için açtığı bir dava türüdür. Bu dava türü, hem konut hem de iş yeri kiralamalarında geçerlidir.
Ancak unutulmamalıdır ki, her kiracı dilediğiniz zaman çıkarılamaz. Tahliye işleminin gerçekleşebilmesi için belirli yasal nedenlerin ve somut delillerin mevcut olması gereklidir.
Kiracı Tahliyesi Davası Hangi Durumlarda Açılır?
Kiracı tahliyesi davasının açılabilmesi için çeşitli hukuki gerekçeler bulunmaktadır. Bu gerekçeleri ana başlıklar altında inceleyelim:
1. Kira Bedelinin Ödenmemesi
Kiracı, kira bedelini sözleşmede belirlenen tarihte ödemezse, ev sahibi tahliye süreci başlatabilir.
-
Öncelikle kiracıya yazılı ihtarname gönderilir.
-
30 gün içinde ödeme yapılmazsa icra takibi veya tahliye davası açılabilir.
2. Yazılı Tahliye Taahhüdü
Kiracı, belirli bir tarihte taşınacağına dair yazılı bir taahhütname vermişse, bu belgeye dayanarak tahliye davası açılabilir.
-
Taahhüt tarihinden itibaren 1 ay içinde dava açılmalıdır.
-
Taahhüt mutlaka yazılı olmalı ve noter huzurunda ya da imza teyitli şekilde düzenlenmiş olmalıdır.
3. Kiranın Sürekli Geç Ödenmesi
Kiranın sürekli geç ödenmesi, kiraya verenin güven ilişkisini zedeler. Mahkemeler, bu durumu haklı fesih sebebi olarak değerlendirebilir.
4. Ev Sahibinin Konut veya İşyeri İhtiyacı
Ev sahibi veya birinci derece yakını (anne, baba, çocuk) konut ya da iş yeri ihtiyacını ispatlarsa tahliye talebinde bulunabilir.
-
Bu ihtiyaç gerçek, samimi ve zorunlu olmalıdır.
-
Mahkemeler çoğu zaman ihtiyacın sürekliliğini de dikkate alır.
5. Kiralananın Yeniden İnşası veya Esaslı Onarımı
Konut ya da iş yeri büyük çaplı tadilat, yıkım veya yeniden inşa gerektiriyorsa, kiracı tahliye edilebilir.
-
Yapılacak işlemler kiracının oturmasına engel nitelikte olmalıdır.
-
Projeler, ruhsat ve teknik belgelerle desteklenmelidir.
6. Yeni Malikin İhtiyacı
Kiralanan mülk satılırsa, yeni malik kendi ihtiyacını gerekçe göstererek 6 ay içinde kiracıyı tahliye edebilir.
-
Satıştan itibaren 1 ay içinde kiracıya ihtar çekilmelidir.
-
İhtar yapılmazsa tahliye hakkı doğmaz.
Kiracı Tahliye Sürecinde İzlenmesi Gereken Adımlar
Bir kiracıyı tahliye etmek isteyen ev sahibinin aşağıdaki adımları dikkatle izlemesi gerekir:
1. Hukuki Gerekçenin Belirlenmesi
Tahliye davası için en uygun gerekçe seçilmelidir. Hatalı gerekçeyle açılan davalar reddedilebilir.
2. Yazılı Belgelerin Hazırlanması
Taahhütname, ihtarname, sözleşme örnekleri, ödeme belgeleri, tapu örnekleri gibi evraklar eksiksiz hazırlanmalıdır.
3. Sürelerin Takibi
Her tahliye gerekçesi için belirli yasal süreler vardır. Bu sürelerin kaçırılması, davanın reddiyle sonuçlanabilir.
4. Tahliye Davasının Açılması
Yetkili Sulh Hukuk Mahkemesi nezdinde dava açılır. Genellikle dava, kiralananın bulunduğu yer mahkemesinde görülür.
Kiracı Açısından Haklar ve Korunma Yolları
Kiracı da belirli haklara sahiptir. Bu hakların ihlal edilmesi halinde kiracının da kendisini savunma yolları bulunmaktadır:
-
Usule uygun ihtar yapılmamışsa, tahliye davası reddedilir.
-
İhtiyaç samimi değilse, mahkeme kiracı lehine karar verir.
-
Taahhüt baskı altında alınmışsa, geçersiz sayılabilir.
-
Yeni malik ihtar çekmemişse, tahliye gerçekleşmez.
Tahliye Davalarının Süresi Ne Kadardır?
Her davada olduğu gibi tahliye davalarında da sürecin uzunluğu somut dosyanın durumuna göre değişebilir. Ancak genel olarak;
-
Yazılı tahliye taahhüdü davaları 2–4 ayda sonuçlanabilir.
-
İhtiyaç nedeniyle tahliye davaları 6 ay ile 1 yıl arasında sürebilir.
-
Kira bedeli ödenmemesi durumunda icra takibi hızlı sonuç verebilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Kiracımı sadece sözlü olarak uyardım, dava açabilir miyim?
Hayır. Yazılı ihtar ve resmi belgeler olmadan dava açmak yasal olarak eksik sayılır.
Evimi sattım, yeni malik kiracıyı hemen çıkarabilir mi?
Hayır. Yeni malik, tahliye için kiracıya 1 ay içinde yazılı ihtar çekmeli ve 6 ay içinde dava açmalıdır.
Kira borcu olan kiracıyı nasıl çıkarırım?
Önce icra takibi başlatmalı, ardından 30 gün ödeme süresi dolduğunda tahliye davası açmalısınız.
Sonuç: Hukuki Bilinçle Sorunsuz Tahliye
Kiracı tahliyesi, dikkatle yönetilmesi gereken bir süreçtir. Hukuki süreçlere hâkim olmak, doğru belgelerle ve sürelere uygun hareket etmek gerekir. Unutulmamalıdır ki; bu süreç hem kiraya verenin hem de kiracının haklarını gözeten bir sistemle işler.
Sağlıklı yaşam kadar bilinçli yaşamı da savunuyoruz. Ev sahibi ya da kiracı olun, hukuki haklarınızı öğrenin, yanlış bilgilere değil uzman desteğe başvurun.
Haber-1084.2: En Sık Yapılan Hatalar: Eksik İhtar, Süre Kaçırma ve Usulsüz Bildirim
Ev sahibi ile kiracı arasındaki ilişki, hukuki açıdan hassas dengeler üzerine kuruludur. Bu ilişkinin sürdürülebilirliği, tarafların hak ve sorumluluklarını doğru anlamasıyla doğrudan bağlantılıdır. Ancak uygulamada, özellikle ev sahipleri tarafından yapılan bazı kritik hatalar tahliye sürecini zorlaştırmakta, hak kayıplarına neden olmaktadır. Bu hataların başında ise eksik ihtar, süre kaçırma ve usulsüz bildirim gelmektedir.
Bu haber içeriğinde, kiracı tahliye süreçlerinde en sık karşılaşılan bu üç temel hatayı tüm yönleriyle ele alacak, dava sürecinin neden aksadığını ve nasıl doğru yönetilmesi gerektiğini açıklayacağız.
İhtarın Hukuki Önemi ve Eksik İhtarın Sonuçları
İhtar, hukuki anlamda bir uyarı niteliği taşır. Kiraya verenin, kiracıyı sözleşmeye aykırı bir davranışa karşı resmi olarak bilgilendirmesi gerekir. Ancak burada en çok yapılan hata, eksik veya hatalı ihtarname gönderimidir.
Eksik İhtar Nedir?
Eksik ihtar, içeriği yetersiz, unsurları eksik ya da yanlış yöntemle gönderilmiş uyarıdır. Örneğin:
-
Sözleşme tarihine atıfta bulunulmaması
-
Borcun açıkça belirtilmemesi
-
Süre verilmemesi
-
E-posta gibi geçersiz yollarla gönderim yapılması
Bu tür eksiklikler, mahkemeler tarafından dikkate alınmaz ve tahliye davasının reddine neden olabilir.
İhtar Hangi Durumlarda Zorunludur?
-
Kira borcu nedeniyle tahliye için en az iki haklı ihtar gerekir.
-
Taahhütlü tahliyede, ihtar süreci taahhüt sonrası başlar.
-
İhtiyaç nedeniyle tahliyede, ihtar bazen zorunlu olmasa da delil değeri taşır.
Eksik veya geçersiz ihtar, davanın esasına girilmeden düşmesine sebep olabilir.
Süre Kaçırmanın Yarattığı Geri Dönüşü Olmayan Sorunlar
Kiracı tahliyesinde süreler, hem ev sahibi hem de kiracı açısından hayati öneme sahiptir. Türk Borçlar Kanunu, bu konuda oldukça net düzenlemeler getirmiştir. Ancak pek çok davanın kaderi, sürelerin kaçırılması nedeniyle değişmektedir.
En Sık Kaçırılan Süreler
-
Tahliye taahhüdünden sonra 1 ay içinde dava açılmaması
-
Yeni malik tarafından 1 ay içinde ihtar çekilmemesi
-
Kira ödenmemesi halinde 30 günlük yasal sürenin geçmesi
-
İki haklı ihtardan sonra 1 yıl sonunda dava açılmaması
Bu sürelerin kaçırılması, ev sahibinin hak kaybına uğraması anlamına gelir. Üstelik yeniden dava açmak için yeni bir ihlal durumunun oluşması gerekir ki bu aylarca sürebilir.
Süre Kaçırmanın Telafisi Var mı?
Bazı durumlarda süre uzatımı için mazeret kabul edilebilir (örneğin sağlık sorunları, doğal afetler), ancak bu çok istisnaidir ve somut belgelerle desteklenmelidir. Aksi takdirde, süresinde kullanılmayan hak ortadan kalkar.
Usulsüz Bildirim: En Sinsi Tuzak
Usulsüz bildirim, ev sahibinin yaptığı yazılı bildirimin hukuken geçersiz kabul edilmesine neden olur. Bu durum, özellikle posta ile yapılan ihtar ve tebligatlarda sık görülür.
Usulsüz Bildirim Örnekleri
-
Bildirimin kiracının adresine değil, yanlış kişiye teslim edilmesi
-
Kiracının adresinin güncel olmaması
-
E-posta veya WhatsApp üzerinden bildirim yapılması
-
Noter yerine sıradan posta yoluyla gönderim yapılması
-
Kiracı adına değil üçüncü kişi adına düzenlenmiş ihtarnameler
Bu Hataların Sonucu Nedir?
Usulsüz tebligat yapılmışsa, kiracı tebligattan haberdar edilmemiş sayılır. Böyle bir durumda, tüm dava süreci sakatlanır ve reddedilir. Ayrıca mahkeme masrafları ev sahibine yüklenebilir.
Ev Sahiplerinin En Çok Yaptığı 5 Hata
-
Yazılı Sözleşme Yapmamak: Her şey sözlü anlaşma üzerinden yürür.
-
Güncel adres bilgisi almamak: Tebligatlar yanlış adrese gider.
-
İhtar göndermeyi geciktirmek: Süreler boşa geçer.
-
Detaysız ihtar yazmak: Borç miktarı, tarih ve gerekçe eksik olur.
-
Noter yerine posta ile gönderim yapmak: Resmiyet sağlanamaz.
Bu hataların her biri, dava sürecini baştan sona etkileyen ciddi sorunlara yol açar.
Kiracılar Açısından Bu Hataların Anlamı
Ev sahibi tarafından yapılan eksik veya hatalı işlemler, kiracı açısından avantajlı sonuçlar doğurabilir. Mahkeme sürecinde bu tür usulsüzlükleri belgeleyen kiracılar:
-
Davanın reddini sağlayabilir.
-
Haksız tahliyeye karşı kendilerini koruyabilir.
-
Karşı dava açarak maddi manevi tazminat talep edebilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Eksik ihtar gönderirsem ne olur?
Mahkeme ihtarın geçerli olmadığını tespit ederse, tahliye talebiniz reddedilir.
Süreyi kaçırdım, tekrar dava açabilir miyim?
Yeni bir ihlal veya gerekçe oluşmadıkça tekrar dava açamazsınız.
E-posta ile ihtar gönderebilir miyim?
Hayır. Geçerli bildirim noter, icra dairesi ya da taahhütlü mektup yoluyla yapılmalıdır.
Sonuç: Doğru Bilgi, Güçlü Sonuç
Kiracı tahliye süreci, sadece kira alacağını tahsil etmek değil; aynı zamanda hukuka uygun, adil ve belgeli şekilde hareket etmektir. Eksik ihtar, süre kaçırma ve usulsüz bildirim gibi basit görünen ama sonucu ağır olan hatalardan kaçınmak, uzun ve maliyetli davaların önüne geçer.
Biz, tropikal meyvelerde olduğu gibi bilgide de “doğal, katkısız ve kaliteli” içerikleri savunuyoruz. Herkesin bilinçli bir tüketici ve bilinçli bir vatandaş olması için bu içerikleri üretmeye devam ediyoruz.
Haber-1084.3: Tahliye Davasında Dikkat Edilmesi Gereken Kritik Hususlar
Ev sahibi ile kiracı arasında yaşanan uyuşmazlıklar zaman zaman ciddi bir hukuki sürece dönüşebilir. Bu süreçlerin en önemlilerinden biri de tahliye davalarıdır. Tahliye davası, doğru zamanda, doğru gerekçelerle ve usule uygun biçimde açılmazsa ev sahibinin hak kaybına, kiracının ise haksız şekilde tahliyesine yol açabilir. Bu nedenle hem hak arayanların hem de haklarını korumak isteyenlerin dikkat etmesi gereken kritik hukuki noktalar bulunmaktadır.
Biz, sadece sağlıklı beslenmeye değil; bilinçli yaşamın her alanına katkı sağlamayı önemsiyoruz. Bu yazımızda, tahliye davası sürecine dair göz ardı edilmemesi gereken tüm detayları açıklıyoruz.
Tahliye Davasının Temel Hukuki Gerekçeleri
Tahliye davasının açılabilmesi için yasal olarak kabul edilen bazı somut gerekçeler gerekir. Bunlar şunlardır:
-
Kira bedelinin ödenmemesi
-
İki haklı ihtarın varlığı
-
Kira sözleşmesinin bitmesi ve uzatılmak istenmemesi
-
Mal sahibinin ya da birinci derece yakınının konuta ihtiyaç duyması
-
Kiracının tahliye taahhüdü vermesi
-
Yeni malik tarafından konutun kullanım ihtiyacı
Bu gerekçelerden en az biri yoksa, açılacak dava eksik gerekçeyle reddedilebilir. Ev sahibinin amacı ne kadar haklı olsa da, davanın usulü bir eksiklik nedeniyle düşmesi mümkündür.
En Sık Yapılan Hatalardan Kaçınmak: Yaşam Bilinci Tavsiyesi
Bir ürünün kalitesini en iyi üretim aşamasında gösterirsiniz. Aynı şekilde bir davanın başarısı da hazırlık aşamasında başlar. Tahliye davası açmadan önce dikkat edilmesi gereken temel noktalar şunlardır:
1. Yazılı Kira Sözleşmesinin Olması
Sözleşmesiz kira ilişkileri hukuki olarak kabul edilse de, dava sürecinde ispat zorluğu yaratır. Yazılı sözleşme:
-
Kira bedelini
-
Başlangıç ve bitiş tarihini
-
Tahliye şartlarını
-
Zam oranlarını
açıkça gösterdiği için, tahliye gerekçesi çok daha sağlam temellere oturtulur.
2. İhtar Sürecinin Doğru Yönetilmesi
İhtarın noter yoluyla, içeriği detaylı biçimde ve yasal süreler gözetilerek gönderilmesi gerekir. Sözlü uyarılar veya e-posta gibi yöntemler geçersiz sayılır.
Tahliye Sürecinde Delil Yönetimi
Bir davada en kritik unsurlardan biri delildir. Kiracının borçlu olduğu, ihtarların yapıldığı, sözleşmenin sona erdiği veya ihtiyaç durumunun gerçek olduğu, sadece beyanla değil, belge ile ispat edilmelidir.
Etkili Deliller:
-
Noter onaylı ihtar örnekleri
-
Ödenmeyen kira dekontları
-
Tapu kayıtları
-
Kira sözleşmesi
-
Tahliye taahhütnamesi
-
Tanık beyanları (gerektiğinde)
Sürelerin Takibi: Hukukta Zamanlama Her Şeydir
Bir davanın kaderini belirleyen bir diğer konu da sürelerin doğru takibidir. İşte tahliye davalarında önem taşıyan bazı yasal süreler:
-
Kira borcu nedeniyle ihtardan sonra 30 gün ödeme süresi
-
İki haklı ihtardan sonra 1 yıl dolunca tahliye davası açma süresi
-
Tahliye taahhüdünden sonra 1 ay içinde dava açılması zorunluluğu
-
Yeni malikin evi satın almasından sonra 1 ay içinde ihtar çekmesi
Bu sürelerin kaçırılması, yasal hakkın kaybedilmesine yol açar.
Mahkeme Süreci: Nelere Dikkat Edilmeli?
Tahliye davası açıldıktan sonra ev sahibi ve kiracının davranışları da büyük önem taşır.
Ev Sahibi Açısından:
-
Tüm evraklar eksiksiz sunulmalıdır.
-
Mahkemece yapılan tebligatlara zamanında yanıt verilmelidir.
-
Gerekirse avukatla çalışılmalıdır.
Kiracı Açısından:
-
Tebligatlar dikkatlice incelenmelidir.
-
Haksız tahliye durumunda deliller toplanmalıdır.
-
İtiraz süresi kaçırılmamalıdır.
Alternatif Yollar: Tahliye Dışında Çözüm Yolları
Her zaman dava yoluna başvurmak şart değildir. Uyuşmazlıklar bazen aşağıdaki yöntemlerle çözülebilir:
-
Arabuluculuk süreci
-
Anlaşmalı tahliye
-
Kira tespit ve uzlaşma görüşmeleri
-
Yeni sözleşme revizyonları
Tahliye davası, son çare olarak görülmeli ve öncesinde tüm alternatifler değerlendirilmelidir.
Sıkça Sorulan Sorular
Tahliye davası ne kadar sürer?
Genellikle 4–8 ay arasında sonuçlanır. Ancak delil eksikliği ve usulsüzlükler süreci uzatabilir.
Tahliye taahhüdü olmadan tahliye davası açılır mı?
Evet, ancak diğer hukuki gerekçelerin varlığı şarttır.
Kiracı ödeme yaparsa dava düşer mi?
Eğer dava yalnızca ödeme nedeniyle açılmışsa ve kiracı süresinde ödeme yaparsa dava düşebilir.
Tahliye Davasında En Sık Sorun Yaratan 5 Kritik Nokta
-
Eksik veya geçersiz ihtar
-
Sürelerin kaçırılması
-
Delillerin yetersiz sunulması
-
Sözleşme hükümlerinin hatalı yorumlanması
-
Arabuluculuk başvurusunun atlanması (zorunlu hale gelmiştir)
Bu noktaların her biri, dava sürecini baltalayabilir.
Sonuç: Hukuki Süreçte Bilinç, Doğal ve Güçlü Olmalıdır
Tahliye davaları, hem ev sahipleri hem de kiracılar için hassas ve kritik bir süreçtir. Bu süreçte yapılacak her hata, bir zincirleme etki yaratarak telafisi güç sonuçlara yol açabilir. Hukuka uygun, belgeyle desteklenen, süreler gözetilerek ilerleyen her dava ise güçlü bir şekilde sonuca ulaşır.
Haber-1084.4: Tutku Acar Hukuk Bürosu ile Tahliye Sürecinde Etkin ve Hukuka Uygun Destek
Günümüzde konut veya iş yeri kiralamalarında yaşanan sorunlar, tarafları sıklıkla hukuki yollara başvurmaya zorlamaktadır. Bu süreçlerin en karmaşık ve hassas olanlarından biri de kiracı tahliye sürecidir. Hem ev sahipleri hem de kiracılar açısından hakların ve yükümlülüklerin dengeli şekilde korunması, yalnızca doğru hukuki adımlarla mümkündür. Bu noktada, süreci doğru yönetecek profesyonel bir destek, sürecin kaderini belirleyebilir.
Tutku Acar Hukuk Bürosu, tahliye davaları konusunda sunduğu uzmanlıkla, hem bireysel hem ticari müvekkillerine etkili, hızlı ve hukuka tam uyumlu çözümler üretmektedir. Bu yazıda, tahliye sürecinin her aşamasında Tutku Acar Hukuk Bürosu’nun sunduğu katkılar detaylı biçimde ele alınmakta; aynı zamanda toplumsal bilinç açısından değerlerine paralel olarak şeffaflık, güven ve sürdürülebilir hukuk anlayışı ön plana çıkarılmaktadır.
Tahliye Sürecine Neden İhtiyaç Duyulur?
Tahliye davalarının başlıca sebepleri arasında şunlar yer alır:
-
Kira bedelinin ödenmemesi
-
Sözleşmenin süresinin dolması
-
Mal sahibinin konuta gerçek ihtiyaç duyması
-
İki haklı ihtarın gerçekleşmesi
-
Tahliye taahhütnamesine rağmen kiracının çıkmaması
-
Yeni malik tarafından kullanım ihtiyacı doğması
Bu gerekçelerin her biri ayrı hukuki değerlendirme ve ispat yükümlülüğü içerir. Bu nedenle, sürecin bir uzman eşliğinde yönetilmesi kaçınılmazdır.
Tutku Acar Hukuk Bürosu’nun Rolü: Hukuki Zemin Hazırlığı
Tahliye davasının başarısı, dava açılmadan önce yapılan hazırlıklarda gizlidir. Tutku Acar Hukuk Bürosu:
-
Kiracı ile yapılmış kira sözleşmesini detaylı inceler.
-
Sözleşmede yer alan tahliye sebeplerini hukuki geçerlilik yönünden analiz eder.
-
İhtar sürecini hatasız ve sürelere uygun şekilde yürütür.
-
Delil niteliği taşıyan tüm evrakları hazırlar.
-
Arabuluculuk süreci gerekiyorsa bu aşamayı profesyonelce organize eder.
Bu sayede, tahliye davası açıldığında sürprizlerle değil, hazır ve güçlü bir hukukî zeminle ilerlenir.
Kiracının ve Mal Sahibinin Haklarının Korunması
Tahliye davaları yalnızca mal sahibinin değil, kiracının da haklarını ilgilendiren bir süreci kapsar. Bu nedenle, doğru şekilde yönetilmesi çok önemlidir.
Tutku Acar Hukuk Bürosu:
-
Haksız yere tahliye edilmek istenen kiracılar için savunma stratejileri oluşturur.
-
Sözleşme hükümlerine ve ödeme belgelerine dayalı olarak müvekkillerini temsil eder.
-
Usulsüz tebligatlara karşı zamanında itirazda bulunur.
-
Gerektiğinde tahliye sürecinin karşı dava ile ilerlemesini sağlar.
Her iki taraf için de adil, dengeli ve hukuka uygun bir tahliye süreci, güvenli toplum yapısının temel taşlarından biridir.
Sürecin Her Aşamasında Profesyonel Destek
Tahliye süreci yalnızca dava ile sınırlı değildir. Dava öncesi, dava süreci ve sonrası olmak üzere üç kritik aşama vardır. Her birinde Tutku Acar Hukuk Bürosu müvekkiline şu desteği sağlar:
1. Dava Öncesi:
-
Kira borcunun olup olmadığının tespiti
-
Noter ihtarları
-
Tahliye taahhüdü hazırlanması
-
Arabuluculuk başvurusunun yapılması
2. Dava Süreci:
-
Tahliye davasının zamanında ve doğru gerekçeyle açılması
-
Tüm delillerin mahkemeye sunulması
-
Mahkeme ile yazışmaların usule uygun yürütülmesi
3. Dava Sonrası:
-
Mahkeme kararının icrası
-
Kiralının tahliyesinin icra memurluğu aracılığıyla gerçekleştirilmesi
-
Gerekirse tazminat davalarının açılması
Sık Yapılan Hatalar ve Tutku Acar Hukuk Bürosu’nun Farkı
Tahliye davalarında en çok karşılaşılan hatalar şunlardır:
-
Sürelerin kaçırılması
-
Usulsüz ihtar
-
Tahliye taahhüdünün yanlış hazırlanması
-
Arabuluculuk aşamasının atlanması
Tutku Acar Hukuk Bürosu, bu hataların önüne geçerek süreci en başından doğru kurar. Böylece zaman, emek ve maliyet kaybı yaşanmaz.
Tahliye Sürecinde Yanlış Adım Atmamak İçin Neler Yapılmalı?
-
Kiralının ödeme performansı dikkatle izlenmeli
-
Sorun çıktığında mutlaka yazılı ihtar gönderilmeli
-
Noter süreci atlanmamalı
-
Tahliye taahhüdü, hukuka uygun biçimde alınmalı
-
Hukuk bürosuna danışılmadan dava açılmamalı
Tahliye Davaları Ne Kadar Sürer?
Davanın süresi; mahkemelerin yoğunluğuna, delillerin hazırlanma süresine ve tarafların davranışına göre değişir. Ancak profesyonel destekle bu süreç:
-
Hızlandırılabilir
-
Az maliyetle yönetilebilir
-
Sonuca etkili biçimde ulaşılabilir
Sonuç: Güvenli Hukuk İçin Güvenilir Destek
Tahliye davası gibi teknik ve prosedürel açıdan karmaşık süreçlerde, doğru bir danışmanlık hizmeti fark yaratır. Tutku Acar Hukuk Bürosu, deneyimiyle bu farkı en etkin şekilde ortaya koyar.
Siz de hukuki sürecinizde sağlam bir zemin arıyorsanız, Tutku Acar Hukuk Bürosu’ndan destek alabilirsiniz.
Hukuki destek mi arıyorsunuz? Bizimle hemen iletişime geçin.